Karaburun'da Denize Sıfır Harika Konumda Uygun Fiyatlı Taşada Otel

Karaburun

Karaburun Rehberi

Ege’nin en saf, en el değmemiş köşesidir Karaburun. Ressamların tuvallerine yansıtmak isteyeceği bir manzaraya sahip olan bu coğrafya, gökkuşağını kıskandıracak bir renk cümbüşüne sahne olur. Serin esen rüzgârı, komşu kıyıdan özlem yüklü tanıdık hikayeleri fısıldar. Burada deniz hayal edebileceğinizden daha mavi ve büyüleyici, doğa şimdiye kadar gördüklerinizden daha zengin ve ihtişamlıdır...

İzmir’in doğallığını koruyan yarımadası Karaburun, el değmemiş güzellikler arayanlar için harika bir rotadır. İzmir Körfezi’nin girişinde yer alan Karaburun; Çeşme, Urla ve Foça ilçeleri ile komşu olup, bölge İzmir Körfezi’ni kontrol eden önemli noktalardan biri sayılır.

Karaburun denince aklımıza ilk ne gelir?

* Dört mevsim zengiliklerle dolu doğa.

* Yarımada'nın her noktasından görünen masmavi denizi.

* Türkiye'de Kaz Dağlarından sonra en fazla oksijen barındıran noktası.

* Pırıl pırıl bir deniz

* Mis Kokulu Nergis ve Sümbül çiçekleri

* Deniz Altı zenginlikleri

* Adada bulunan sevimli dağ keçileri

* Kamp yapılan nefis bakir koylar.

Karaburun’da ne yenir?

* Mevsimine göre taze tutulan balıklar

* Kopanisti Peyniri

* Hurma Zeytini

* Enginar

Karaburun'da Ne Yapılır?

* Ege'nin zengin gurme mutfağının tadını çıkarın.

* Canlı sokak pazarlarında tezgâhtan tezgâha yürüyün.

* Her mevsim değişen yöreye özgü Festivallere Katılın.

* Sakızlı ve kavunlu dondurmayı deneyin.

* Sonsuz maviliği seyrederken şifalanın.

* Doğa Yürüyüşleri yapın.

* Tertemiz denizin tadını çıkarın.

Sarpıncık Deniz Feneri

Muhteşem bir manzaraya sahip olan Fener, Sağ tarafında Midilli Adası, sol tarafında ise sakız adası ile size adete görsel bir şölen sunar. Bulunduğu yer itibariyle tam anlamıyla bir seyir terasıdır. Doğru saatte giderseniz, gün batımının tüm kızıllığını seyredebilir, romantik anlara şahit olabilirsiniz. Özellikle fotoğraf tutkunları için harika bir manzara sunacaktır.

Taşada Otel’e yaklaşık 20km uzaklıkta.

Sazak Köyü

Terkedilmiş eski bir Rum köyü olan Sazak, Karaburun’un en tepe noktalarından birinde bulunur ve buradan nefis bir gün batımı seyretme şansına sahip olabilirsiniz.

Türk ve Rumların uzun yıllar birlikte yaşadığı hatta Rum nüfusunun ağırlıkta olduğu bir köydür. Mübadele döneminde burada yaşayan Rumların Yunanistan’a dönmesinin ardından köy, terk edilmiş köy olarak kalmıştır.

Tarihi kalıntıları ve hayalet köy görünümü ile görülmeye değer bir yerdir.

Karaburun Adı Nereden Gelmiştir?

Karaburun ve çevresinde yapılan kazıların sonuçları, bölgenin Anadolu’nun en eski yerleşim yerlerinden biri olduğunu gösteriyor.

Efsanelere göre ilk zeytinin Athena tarafından yetiştirildiği, adını Narcissus’tan alan nergis çiçeğinin ilk kez ortaya çıktığı topraklardır Karaburun.

Mavi ve yeşilin her tonunu görebileceğiniz, Ege’nin hala bakir kalan noktalarından biridir.

Ünlü şair Homeros’un doğduğu varsayılan Karaburun, birçok mitolojik hikâyeye de ev sahipliği yapmaktadır. Çok eski dönemlerde, yarımadanın adının “Capo Calaberno” olması, adının buradan değişerek geldiğini düşündürmektedir. Bir varsayıma göre ise; deniz yoluyla yarımadaya ilk varışta “Kömür Burnu” denilen mevkiinin görülmesi nedeniyle, kayaların rengi esas alınarak “Karaburun” denildiği şeklindedir. Bir başka varsayım da eski Türk adlandırma usullerinde; kuzey yönünün “kara”, güney yönünün ise “ak’” olarak adlandırılmasıyla ortaya çıktığı söyleniyor.